İnsan ve Teknoloji Lojistiğin Geleceği
Lojistik sektörü teknolojinin çabuk dönüşümüne her zaman ayak uydurmak zorunda kalmış misali geliyor bana. Düşünsenize eski tüccarların deve kervanlarıyla yaptığı yolculuklar haftalar hatta aylar sürerdi. Şimdi ise dünyanın öbür ucuna birkaç günde kargo gönderebiliyoruz. Bu inanılmaz bir değişim değil mi?
Fakat ne kadar ilerlersek ilerleyelim insan faktörünün yerini hiçbir şeyin tam anlamıyla doldurabileceğini düşünmüyorum. Geçenlerde bir lojistik konferansına katılmıştım. Orada bir konuşmacı otonom tırların gelecekte lojistik sektöründe devrim yaratacağından bahsediyordu. Elbette otonom araçlar verimliliği artırabilir ve maliyetleri düşürebilir. Halbuki insan zekasının ve deneyiminin yerini nasıl dolduracaklar? Ya da beklenmedik bir durumla karşılaştıklarında nasıl karar verecekler?
Suni Zeka ve Ötesi Lojistik Sektörünü Bekleyen Dönüşüm
Suni zeka büyük veri analitiği nesnelerin interneti… Bu teknolojiler gerçekten de lojistik sektöründe yepyeni bir çağın kapılarını aralıyor. Bir lojistik şirketi sahibi olarak bu gelişmeleri yakından takip etmek zorundayım. Hatta geçenlerde depo yönetimi için bir suni zeka yazılımı demosuna katıldım. Yazılım siparişleri otomatik olarak sıralıyor en uygun rotayı belirliyor ve hatta teslimat süreleri konusunda tahminlerde bulunabiliyordu.
Yine de aklımda bazı soru işaretleri var. Suni zeka detaylı sorunları çözmek ve süreçleri optimize etmek konusunda oldukça başarılı. Fakat insan ilişkileri müşteri hoşnutluğu ve beklenmedik durumlarla başa çıkmak misali konularda insan dokunuşunu nasıl sağlayacağız? Belki de gelecekte insan ve suni zeka lojistik sektöründe birlikte çalışarak en iyi sonuçları elde etmenin yollarını bulacak.
Sürdürülebilirlik ve Lojistik Gelecek Nesiller İçin Yeşil Bir İz Bırakmak
Lojistik sektörü dediğimizde aklımıza sadece ve sadece çabuk ve etkili teslimatlar gelmemeli. Eşzamanlı olarak çevresel etkimizi de düşünmeliyiz. Sonuçta gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakmak hepimizin sorumluluğu. Geçenlerde bir arkadaşımla bu konuyu konuşuyorduk. O da bir lojistik firmasında çalışıyor ve şirketinin karbon ayak izini azaltmak için muhtelif projeler yürüttüklerini anlattı. Sözgelimi elektrikli araç filosunu genişletmek rotaları optimize ederek yakıt tüketimini azaltmak ve ambalaj malzemelerinde geri dönüştürülmüş malzemeler kullanmak misali…
Dürüst olmak gerekirse lojistik sektörünün çevre üzerindeki etkisini azaltmak için daha çaba göstermesi gerektiğini düşünüyorum. Belki de daha fazla şirket kalıcı lojistik uygulamalarını benimsemek için teşvik edilmeli. Ya da tüketiciler olarak bizler çevreye duyarlı lojistik şirketlerini tercih ederek fark yaratabiliriz.
Lojistiğin Geleceği Birlikte Şekillendiriyoruz
Lojistiğin geleceği hepimizin katkısıyla şekillenecek heyecan verici bir yolculuk misali geliyor bana. Teknoloji hızla gelişiyor ve bunun sonucunda lojistik sektöründe inanılmaz fırsatlar yaratıyor. Halbuki insan dokunuşunun etik değerlerin ve sürdürülebilirlik anlayışının da bu yolculukta mühim rol oynayacağını unutmamalıyız.
```
